Gondolin’in Düşüşü / The Fall of Gondolin

Gondolin’in Düşüşü birinci çağ hikayelerinden romanlaştırılmış olan son kitaptır. Christopher Tolkien’in önsözde belirttiği gibi kendisinin yaşı itibari ile artık başka kitap yayınlayamayacaktır. Zaten 2020 de bu kitabın yayınlanmasından 2 sene sonra vefat etmiştir.

Gondolin’in Düşüşü Hurin’in Çocukları yazımda ismi geçen, Hurin’in erkek kardeşi Huor’un oğlu Tuor’un hikayesi üzerinden anlatılır.

Yüzüklerin Efendisi’ni ilk okuduğum zaman internette tın tın, yavaş yavaş dolaşıp sayılı web sitelerini gezerken John Howe’nin çizdiği bir resme denk gelmiştim. Elinde kılıç tutan ufacık gözüken bir adamın karşısında denizden çıkmış devasa bir adam duruyordu. Çok görkemli gelen bir resimdi bu. Hemen Yüzüklerin Efendisi’ne dönmüştüm. Bu sahne kitabın neresindeydi ki acaba? Denizden çıkan bu adam kimdi? Neden küçük insan ona meydan okur gibi duruyordu? İlk ciltte bir referans bulamayınca herhalde daha çıkmayan 2 ciltten bir sahnedir diye karar vermiştim. Ama sonra o kitaplarda da bu sahneye benzer bir tarif bulamamıştım.

Bu resmin gizemi Silmarillion ile çözülecekti. Denizler tanrısı Ulmo’nun denizden yükselerek kendini Tuor’a gösterdiği an resmedilmişti.

Tuor, Huor ve eşi Rían’ın oğludur. Sayısız gözyaşı savaşından bir sene önce doğum yapmış,  kocasını ölü veya diri bulmayı uman Rían, bebek oğlunu onlara kol kanat geren elflere bırakıp, insan ve elflerden oluşan ceset tepesinin yanına gelir ve orada üzüntüden ölür.

Geride bıraktığı Tuor gri elfler tarafından büyütülür sonra bir ara köleliğe düşer. Oradan da kaçar ve yabanda bazen elflerin de yardımını görerek yaşar. Ama Tanrı Ulmo insanların ve elflerin kötü tanrı Melkor’un elinde çektiği azaplardan çok üzgündür ve onlara yardım etmek istiyordur. Tanrıların lideri Manwë’nin kalbini yumuşatacak bir yol bulmaya çalışmaktadır. Bu arada elf ve insanlara da hayatta kalmaları için destek göstermek ister.

Bunu gerçekleştirmek için kendine elçi Tuor’u seçer. Onun rüyalarına girer, aklını çeler, onu denize çeker.

Galiba Gondolin’in Düşüşü’nü sevmemin ana sebeplerinden biri de kitabın sıklıkla, denize duyulan sevgi, denizin sesine dahi duyulan özleme dair yazılmış güzel ifadeler içermesidir.

Ulmo’nun yönlendirmesi ile çeşitli maceralar atlatarak Beleriand’ı boydan boya aşar Tuor. O arada mesela Ulmo’nun yönlendirdiği ve Nargothrond’u uyarmak için gönderdiği, Túrin’in ve Kral Orodreth’in kulak vermediği iki elfe rastlayacaktır. Yolda hiç tanımadığı ve bir daha da yollarının kesişmeyeceği Túrin’i yalın kılıç koşarken görecektir. Bu şekilde daha önceki hikayelerde ismi geçen olay ve canlılara değinen uzun bir yolculuk yapar.

En sonunda bir şekilde Gondolin’e ulaşan Tuor orada Ulmo’nun sesi ile mesajını elf kralı Turgon’a iletir. Sayısız Gözyaşı Savaşı üzerinden sadece 23 sene geçmiş olmasına karşın Turgon Gondolin’in saklı kalabileceğine tekrar ikna olmuştur. Ulmo’nun ‘Tüm gücünle çık savaş ve batıya tanrılardan yardım isteyecek elçiler gönder’ mesajına kulak asmaz. Ama Tuor’a hem babasının onlara savaştaki yardımından hem de Tuor’un hali tavrından dolayı sevgiyle kucak açar. Ona şehirde bir yer verir.

Gondolin’de yaşayan Tuor orada Turgon’un kızı Idril ile evlenir. Bu elfler ile insan soyunun birleştiği ikinci noktadır. Huor’un savaş meydanında dile getirdiği kehanet, iki ailenin soyundan bir yıldız doğacak, Tuor ve Idril’in oğulları Eärendil olacaktır.

Morgoth son savaştan beri aradığı ama bulamadığı Gondolin’i bir kenara ayırmış, diğer elf krallıklarını yıkmakla uğraşmıştır. Nargothrond’un yıkımı Húrin’in Çocuklarında, Melian kuşağındaki Thingol’un krallığının yıkılışı ise Beren ve Luthien’de anlatılır. Artık tüm gücünü geriye kalan son saklı krallık Gondolin’e yönlendirecektir. Şehirde Tuor ve Idril’i kıskanan fesat bir elf yüzünden ihanete uğrayan Gondolin hiç beklemedikleri bir anda Morgoth’un tüm gücü ile saldırıya uğrar. Turgon ölür, şehir yakılıp, yıkılır. Şehir Balroglar, orklar, ejderhalar, sürüngen yaratıklar tarafından saldırıya uğrar. Buldukları tüm elfleri öldürürler, yakarlar, kıyım yaparlar.

Burada hikayeye ara verip, Silmarillion’da nispeten kısaca geçen hikayenin bu romanda detaylı anlatımının çok etkileyici olduğunu söylemem lazım. Gondolin şehrindeki elf hanelerinin savaşçılarının kalkanlarına kadar tariflerini, kudretli elf savaşçıların anlatımını, yapılan muharebeleri okurken bir şehir için yapılan savaş gözlerimin önünde canlandı. Kendimi korkutucu bir şekilde o yıkımın içinde buldum. Gizli geçitten kaçanların hissettiği klostrofobiyi hissettim. Peşlerine düşen orkların ve Balrogların korkusunu yaşadım. Kendi soydaşları kaçabilsin diye geri kalıp Balrog’la ölümüne dövüşen Glorfindel için ağladım.

Glorfindel’e de bir pasaj açmak isterim. Tanıdık bir sima çünkü. Glorfindel Yüzüklerin Efendisi’nde yer alan bir elftir. Hatta filmde Arwen’e yönlendirilmiş rol kitapta aslında Glorfindel tarafından gerçekleştirilir. Yüzük tayfları tarafından yaralanmış Frodo’yu Ayrıkvadi’ye taşıyan ve nehrin kabararak peşlerine düşmüş atlıları kapıp götürmesini sağlayan elf Glorfindel’dir. Gondolin’in Düşüşü esnasında gösterdiği cesaret ve fedakarlıktan ötürü diğer sürgün elflerin aksine tanrı Mandos tarafından salonlarından salınmış ve ikinci çağ’da tanrılar tarafından güçlendirilerek bir nevi yol gösterici gibi tanrı Manwë tarafından Orta Dünya’ya gönderilmiştir.

Aslında özeti de çok uzatmak istemiyorum. Kitap Gondolin’in Düşüşü hikayesini anlattıktan sonra baba Tolkien’in notlarında bulunan Tuor’un hikayesinin farklı versiyonları üzerine karşılaştırmalar yaparak ilerliyor. Bir noktada da Birinci Çağ’ın da sona ermesi ve tanrı Melkor ile yapılacak son savaşa doğru yönleniyor.

Gondolin’den kurtulanlar, Eärendil ve ailesi Sirion limanlarına sığınırlar. Yıllar sonra orada Eärendil Beren ve Luthien’in oğulları Dior’un kızı Elwing ile evlenecektir. Böylece elf ve insan soyları arasındaki aşklardan doğan iki varlık birleşmiş olur. Onlardan da Yüzüklerin Efendisi’nden hatırlayacağımız Elrond ve kardeşi Elros doğar.

Arada yine akraba kıyımlarının olacağı acı olaylardan sonra artık Morgoth’dan kurtulmak konusunda umutsuzluğa düşen Eärendil denize açılır ve çeşitli maceralardan sonra Elwing ile buluşup batıya yönelirler. Kutsal Diyara.

Eärendil Orta Dünya tarihinde insan ve elflerin kötü tanrı Melkor’dan kurtarılmasına vesile olacaktır. Elf ve insan soyunun evlatlarının tanrılara yakarışı cevap bulur, tanrı Manwë’nin kalbi yumuşar, ve ordularını Orta Dünya’ya salar.  Öfke Savaşı veya Büyük Savaş denilen birinci çağın son savaşı, Beleriand’ın tamamen sulara gömülmesi ile bitecek, Silmarillerin geldikleri yere gönderilmesi ile son bulacak 42 senelik savaş başlar.

Burada Morgoth’un yakalanıp, zincirlenip hiçliğe atılması anlatılır anlatılmasına ama Húrin’in çocukları yazımda belirttiğim gibi Morgoth’un sinsice geri gelip tekrar dünyayı karıştırmaya çalışmasında Túrin’in devreye girip onu alt etmesi ile ilgili kehanet ve hikayeden de bahsedilir.

Zaten Morgoth yenilmişken, zavallı Túrin’in de bir şekilde ruhunun yükseldiğini bilmek biz okurları rahatlatır. (Tamam çoğul yaparak abarttım biraz ama mazur görün, pek bir sevinmiştim)

Gondolin’in düşüşü kitabı Silmarillion ve Birinci çağ hikayelerini tamamlar. Bu tamamlama rahatlatıcı olsa bile henüz olup olmadığını bilmediğimden acaba ikinci çağ ile ilgili böylesine detaylı yazılmış kitaplar var mıdır, meraklar içerisinde bırakmıştır beni. Umarım vardır. Bitmemiş Öyküler kitabı üç çağa ait hikayeler içerir. Ama diğer 12 kitap konusunda pek bilgim yok maalesef.

Amazon’un yeni çıkacak Rings of Power dizisi ikinci çağda geçecekti. Acaba birinci çağ ile ilgili ne kadar geriye dönüşler yaparlar? Gil-Galad’ın varlığı, ki kendisi Húrin’in Çocuklarında bahsi geçen Nargothrond krallığının yıkıldığı dönemdeki kralı Orodreth’in oğludur, birinci çağ hikayelerine geri dönüşlere zemin hazırlar mı? Ya da Elrond’un varlığı? O da birinci çağın son savaşı sırasında henüz çok genç olsa da, belki bir yol olur bu hikayelerin anlatılması için. Umudum bu yönde. Çünkü ikinci çağ hakkında genel bir fikrim olsa da birinci çağın özgün karakterlerinin ve yerin yüzünde derin yara izleri bırakan, tanrılar seviyesindeki muharebeler içeren görkeminin yeri bir ayrıdır.

© Site içerisinde yazıların tüm hakkı saklıdır.


Gondolin’in Düşüşü / The Fall of Gondolin’ için 3 yanıt

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s